BENİ YÖNLENDİREN RENKLER

.

A NOTE FOR YOU

Welcome to my blog. Here, You will find my oil paintings, acyrilic paintings on wood/fabrics, necklaces-earrings-bracelets. Crochet, decoupage, embroidery, cross stitches, some interesting and colourful pictures are going to draw your attention. Please, let me say to thank you to give me the soul of share with you. Enjoy it! Please feel free!



........................................................................................BİR TIK DA BU ADRESLERE .........................................................................
* * * * * * * * * http://mayri-hayriyenin-emailleri.blogspot.com * * * * * *http://babanneninelemekleri.blogspot.com/* * * * * * * * *

17 Şubat 2011 Perşembe

14 ŞUBAT





















Sabah 10:30 da Bayındır Hastanesinde  randevum vardı. 12 ye doğru göz ile ilgili  tetkiklerim bittikten sonra Atatürk Bulvarından Meşrutiyete doğru yürüdüm. Hava oldukça güzeldi. 


Malum sevgililer günü ve Mevlüt Kandili.... bir çok kişinin elinde çiçekler  bazılarında ise küçük  büyük hediye kutuları..... 


Pastane ve simit fırınlarının kapılarında da kandil simitleri...


Yolda gördüğüm bu balon kümesini merak ettim. Bu kadar büyüğünü ne yapacaklar acaba dedim kendi içimden. Şu sopayı elime alıp bir resim çektirsem diye düşündüm. Ama sahibi yoktu ortalıkta....


Yol aşağı yürümeye devam ettim.


















Koca bir limuzin yol kenarında duruyordu. Arka kısmında duranlarda Aşk FM in görevlileri....ellerinde mikrafon birilerini bekliyorlardı.... Benim gibi yoldan geçenler meraklı meraklı arabaya bakıyordu...






















Kavaklıdere dersanesinin önündeki heykelde hoşuma gitti. 


Başarıya tırmanan gençlerin resmini çekmeden geçemedim.


Allah emek sarf eden her çocuğun üniversite sınavında heyecanını yenip sakin bir şekilde soruları çözüp başarılı olmasına yardım etsin.Bu yılda benim yeğenim ile eşimin kuzenleri sınava girecek. Geçen sene o maratondan bizde geçtiğimiz için ailelerin ve çocukların sıkıntılarını biliyorum... Sabır az kaldı..... Başarılar diliyorum.























T.Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonun girişindeki  ATATÜRK ile ilgili resim sergisini gezdim.






















Her geçişimde gezerim. Hoşuma gidiyor. Hem yetkililerde resimleri sürekli değiştiriyorlar. 


Bu defa Atatürk'ümün bu resmi hoşum gitti...




Sonra efendim Meşrutiyet caddesine geldim. Kuaförüme  kandil simidi alıp gittim. Orada çay içip kandil simidi yedim hemde saçlarımı kestirdim.... kuaförümün ısrarı ile (beni boyat diyen) saçlarımı  boyattım.  Hesap ödeme vakti geldiğinde  benden saç boyama ücretini almadı kuaförüm. O da bana hem kandil hem de sevgililer günü hediyesi oldu. Kendilerine çok teşekkür ederim... KUMSAL KUAFÖR- Adem ÖZDAĞ


Oradan da Mithatpaşa  caddesi  üstündeki her zaman alışveriş yaptığım    Nilgün.Eczanesi 'ne gittim.  Cilt doktorunun oğluma verdiği  ilaç ile bir krem aldım. Orada da bir çay molası verdim. Çayıma yine bir kandil simidi eşlik etti. Sonra eve doğru yola koyuldum. Tabi kremin parasını vermeyi unuttuğumu eve gelip torbaya bakıp onu görünce anladım. Eh bir daha ki sefere veririm artık.


Sizde benim gibi  ilk resmimde yer alan balonların  satılan şeklini merak ettiyseniz Leylak Dalı' na bir göz atın.




F-vitamini'niz bol olsun.


Esen kalın.


<:))







12 Şubat 2011 Cumartesi

BİR KIŞ GÜNÜ VEFAT ETME....

Niye ben böyle yazdım başlığa derseniz.... anlatayım..... resimlerle birlikte.




















Ananem, yaklaşık beş ay önce rahatsızlığı nedeniyle artık kendine bakabilme yetilerini kaybetti.  Teyzemin evinde kalması için Konya'dan  Ankara'ya getirildi....


Kısa sürede rahatsızlığı artarak 25 ocak 2011 de de vefat etti. Sevdiğimiz bir yakınımızı büyüğümüzü kaybettik.


Elbetteki ÜZÜLDÜK. 


İstanbul, İzmir, Konya'daki yakınlarına haber verdik. 


Müteveffayı Belediyeden gelen görevlilere teslim ettik.


























Ankara içinden ve dışından gelenlerle birlikte 26 Ocak sabahı  Karşıyaka Mezarlığında  bulunan Camiye sabah erkenden gittik. Gerekli görevler yerine getirildi. 


Öğle namazına kadar oraya gelenlerin beklemesi  için yapılan sıcak ferah salonda yaklaşık birkaç yüz kişi ile birlikte bekledik. Bedava dağıtılan çaylarımızı içtik.Yağan karda o çaylar içimizi ısıttı. Buraya kadar her şey için yetkililere ve personele teşekkür ederiz.   


Öğle namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından defin yerlerine doğru arabalara binip yol aldık. Toplam 15 tane cenaze vardı. Bizim gittiğimiz kısımda ise 6-7 cenaze vardı. Mesafeler uzak olduğu için herkes araba ile gelmişti. Yollar dar geldi. 


























Yaklaşık 150-200 kişi belli bir yere toplanmış o soğuk, kar yağışlı ve bol çamurlu daha doğrusu balçık içinde debelenerek yan yana cenazelerini gömmeye çalışıyordu. O çamur-balçık deryası içinde kayarak tabutu yere düşürenler olmuş. Birinin de ayağı tabutun altında kalmış.  


























Hep bir arada defin işi gerçekleşemeyeceği için bekledik.  Hemen hemen son sırada  ananemi  yerine defin etmek için erkekler zor bela gittiler. Kızları ve bizler o kısma yaklaşamadık bile.

























Yaklaşık 10-15 metre geride yolda beklemek zorunda kaldık. 

































O çamur deryası-balçığın içine müteveffaları attık evlere geri döndük..... Bana öyle geldi. BEN BU DURUMA DAHA ÇOK ÜZÜLDÜM.


Bu durumda  personel gene iyi iş yaptı. İnsanlar yarı bellerine kadar çamur içindeydi. Bu işin yarını öbür günü vardı.  




Sayın  yetkililer ölen insanlar bu şekilde gömülmeyi hiç hak etmediler. 


Mezar yerlerini açtırmışsınız. Çıkartılan toprakları hemen diplerine dökmüşler. Orası olmuş tepe tepe....yürümeye imkan yok.


Cenaze sahiplerini bırak çalışan personelinize yürüyecek yol kalmamış. Birde üstüne yağmur ve kar ......



Buraları kontrol edecek,  yürünecek kısmı düzelttirip  üstüne mıcır falan attıracak kimse yok muydu? 


Ölüm yaşamın bir gerçeği. İnsanların öleceği ve açılan bu yerlere gömüleceği 
belli. Bu mezar yerleri son anda açılmıyor ki. Ara yollar falan neden acaba daha önce düzenlenmiyor.  






Neyse efendim...eve döndük. Müteveffayı defne yardım eden yakınlarımızın resimleri bunlarda....

























Yarı bellerine kadar çamur içindeler.....


İnanın ayakkabılarının içleri bile çamurdu.....Hortumu tuttular bahçede o soğukta en az yarım saat ayakları çıplak hem ellerini-ayaklarını  hem de ayakkabılarını iç dış yıkadılar. Yoldan gelen insanlarımızın bazıları temizlenebildiği kadar temizlenip evlerine doğru  İstanbula, İzmire,  Konyaya yola çıktılar. 




Lütfen Sayın yetkililer bizlerin yaşadıklarını başkaları da yaşamasın. 

İnsanlar sevdiklerine karşı son görevlerini daha uygun şartlarda yapabilsinler. 



<:((

10 Şubat 2011 Perşembe

SİZDE GÜNAHA ORTAK OLMAYIN...






































Lütfen!  Sevgilinizin, eşinizin ya da çocuğunuzun gerçekten  bakacağına inanıyorsanız....hediyenizi...... bakım evlerine terk edilmiş olan evcil hayvanlardan seçin....


Teşekkür ederim. 


<:))


Kaynak: Ebrulikedi



9 Şubat 2011 Çarşamba

EYVAH? CAM KIRILDI...
























 Kdz. Ereğlili  arkadaşlar  Asya Cam yukarıdaki belirtilen cam işlerinizi yapmaya talip. 


Her an listede belirtilen  cam türlerinden birine ihtiyaç duyabilirsiniz. 


Lütfen telefonunu not ediniz. 


Sizlere hizmet verebilmeleri için bir telefonunuz yeter.




Esen kalın.
<:))